Bilim Kitapları
Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı PDF oku indir
Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı PDF oku indir, PDF kitap depomuzda, Işık Kızıltuğ tarafından kaleme alınan Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786057977441 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı kitabı 224 olarak yayınlanmıştır. Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı kitabını 14.03.2023 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı PDF Oku.
Kenz-ul Ervah Ruhların Sırrı PDF Oku
İnsan yüzsenelerdır “Hakikati” aradı…
Peki ne buldu?
Bu yolda ilk kez hep “maddeyi” anlaması gerektiğini düşündü. Ta ki bir gün “Kuantum Mekaniği Fiziği Yasaları” yaşanana dek. İşte o zaman tüm gerçeklik yerle bir oldu.
– Zaman’ın bir illüzyon olduğu anlaşıldı.
– Mekân’ın bir illüzyon olduğu anlaşıldı.
– Zaman ve mekâna bağlı olan maddenin de illüzyon olduğu anlaşıldı.
Şimdi sıkı durun!
Eğer bu saydıklarımız maddesel gerçeklikse ve ölümü de bu gerçekliğe dayandırıyorsak ortaya çok enteresan ve net bir bilgi çıkıyor:
ÖLÜM DE BİR İLLÜZYON!
Klasik fizik, maddeyi tanımlayarak bir evren modeli sundu yüzlerce yıl. Lakin kuantum yasaları klasik fiziği alt üst etti. Zamanı ters düz etti! Atomaltına inildiğinde başka bir gerçeklik yaşandı. Evreni oluşturan tüm parçacıkların en temel zerreleri, bilinçle etkileşim içindeydi! Anlaşılması gereken, keşfedilmesi gereken bilinçti! Çünkü evrenin itici gücü bilinçti! Evren bilinci değil, bilinç evreni tezahür ettiriyordu. Peki neydi bilinç? Bilinç, ruhun bilici hakikati…
İBLİS YİNE SAHNEDE!
Ve bu sefer hedefi insan bilinci. İblis cennette ne demişti Adem’e? “Ey Âdem, sana ölümsüzlük ağacını ve çökmesi olabilecek olmayan hükümranlığı göstereyim mi?”
Ve Şeytan, tekrar ölümsüzlük vaadi ile karşımızda. Yılanın uzattığı son elma, dijital ölümsüzlük yalanı. Oysa insan öz hakikatini bir hatırlasa. Ezeli ve ebedi olan Ruh’u ile zaten ölümsüz olduğunu kavrasa…
İnsan, Evren’in şekillendirilmesinde yaratıcısının “Mutlak Bilincine” ortak bir bilinçle yaratıldı. Çünkü O, yeryüzünde Yaradan’ın halifesi. İblis, işte tam da bundan dolayı bilincimizi ele geçirmek istiyor!
Her şeyi gören bilincin vasıtasıyla, tanıklık ettim bizzat göklerin görünmez yüzüne ve tefekkür yoluyla eriştim “Hakikat Bilgisi”ne. İşte bu bilişle yazıyorum tüm bu mısraları. (HERMES)
Peki ne buldu?
Bu yolda ilk kez hep “maddeyi” anlaması gerektiğini düşündü. Ta ki bir gün “Kuantum Mekaniği Fiziği Yasaları” yaşanana dek. İşte o zaman tüm gerçeklik yerle bir oldu.
– Zaman’ın bir illüzyon olduğu anlaşıldı.
– Mekân’ın bir illüzyon olduğu anlaşıldı.
– Zaman ve mekâna bağlı olan maddenin de illüzyon olduğu anlaşıldı.
Şimdi sıkı durun!
Eğer bu saydıklarımız maddesel gerçeklikse ve ölümü de bu gerçekliğe dayandırıyorsak ortaya çok enteresan ve net bir bilgi çıkıyor:
ÖLÜM DE BİR İLLÜZYON!
Klasik fizik, maddeyi tanımlayarak bir evren modeli sundu yüzlerce yıl. Lakin kuantum yasaları klasik fiziği alt üst etti. Zamanı ters düz etti! Atomaltına inildiğinde başka bir gerçeklik yaşandı. Evreni oluşturan tüm parçacıkların en temel zerreleri, bilinçle etkileşim içindeydi! Anlaşılması gereken, keşfedilmesi gereken bilinçti! Çünkü evrenin itici gücü bilinçti! Evren bilinci değil, bilinç evreni tezahür ettiriyordu. Peki neydi bilinç? Bilinç, ruhun bilici hakikati…
İBLİS YİNE SAHNEDE!
Ve bu sefer hedefi insan bilinci. İblis cennette ne demişti Adem’e? “Ey Âdem, sana ölümsüzlük ağacını ve çökmesi olabilecek olmayan hükümranlığı göstereyim mi?”
Ve Şeytan, tekrar ölümsüzlük vaadi ile karşımızda. Yılanın uzattığı son elma, dijital ölümsüzlük yalanı. Oysa insan öz hakikatini bir hatırlasa. Ezeli ve ebedi olan Ruh’u ile zaten ölümsüz olduğunu kavrasa…
İnsan, Evren’in şekillendirilmesinde yaratıcısının “Mutlak Bilincine” ortak bir bilinçle yaratıldı. Çünkü O, yeryüzünde Yaradan’ın halifesi. İblis, işte tam da bundan dolayı bilincimizi ele geçirmek istiyor!
Her şeyi gören bilincin vasıtasıyla, tanıklık ettim bizzat göklerin görünmez yüzüne ve tefekkür yoluyla eriştim “Hakikat Bilgisi”ne. İşte bu bilişle yazıyorum tüm bu mısraları. (HERMES)