Roman Kitapları
Yara Bende PDF oku indir
Yara Bende PDF oku indir, PDF kitap depomuzda, Abdullah Ataşçı tarafından kaleme alınan Yara Bende isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786051852720 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Yara Bende kitabı 200 olarak yayınlanmıştır. Yara Bende kitabını 23.05.2023 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Yara Bende PDF Oku.
Yara Bende PDF Oku
Abdullah Ataşçı’nın kaleminden Dağda Duman Yeri Yok ve Birîndar’dan sonra yeni bir roman: Yara Bende!
Tepeden başlayıp dereye uğrayan, dereden sonra ekmeğe varan, ekmekle gönül, gönülle saik, saikle veda bahsini birlikte açan, nihayetinde yol, ağıt ve kuyu diyen bir anlatı kuruyor Ataşçı. Bu dokuz parça boyunca da anlatıyor: Kelimenin ilk anlamıyla, anlatıcı karşısında durduğunu düşündüğümüz oğluna anlatıyor. Ve anlatıcı gene kelimenin birinci anlamıyla kaydediyor: Bir teypten kurtarılan anlatıyı okuyoruz biz de.
Abdullah Ataşçı, öykülerinden sonra romanlarıyla açtığı hattı derinleştiriyor. Salıbaba ile, Kasımbeyliler ile, Çayda Çıra Heykeli ile, Bay Miyagi ile, öldükten sonra mahalleliyle konuşmaya devam eden dede, Birîndar’ı yazan bizzat kendisi ile ve dahası ile…
“Çünkü doğrular insanı farkında olmadan büyütürken veya hiç olmazsa birer makineye dönüştürürken; hatalar, onun çocukluk sularında biraz daha kalmasını sağlayacak kadar iyilik doluydu. Çocukluğumun rengi solmasın, orada biraz daha istediğim gibi oynayayım diye, büyüklerimi üzecek yanlışlar da yaptım bu yüzden. Sana o günü anlatacakken bak, yine hayat hususunda ahkâm kesmeye başladım, iyi mi? Derdim seni büyütmek değil kesinlikle.”
Tepeden başlayıp dereye uğrayan, dereden sonra ekmeğe varan, ekmekle gönül, gönülle saik, saikle veda bahsini birlikte açan, nihayetinde yol, ağıt ve kuyu diyen bir anlatı kuruyor Ataşçı. Bu dokuz parça boyunca da anlatıyor: Kelimenin ilk anlamıyla, anlatıcı karşısında durduğunu düşündüğümüz oğluna anlatıyor. Ve anlatıcı gene kelimenin birinci anlamıyla kaydediyor: Bir teypten kurtarılan anlatıyı okuyoruz biz de.
Abdullah Ataşçı, öykülerinden sonra romanlarıyla açtığı hattı derinleştiriyor. Salıbaba ile, Kasımbeyliler ile, Çayda Çıra Heykeli ile, Bay Miyagi ile, öldükten sonra mahalleliyle konuşmaya devam eden dede, Birîndar’ı yazan bizzat kendisi ile ve dahası ile…
“Çünkü doğrular insanı farkında olmadan büyütürken veya hiç olmazsa birer makineye dönüştürürken; hatalar, onun çocukluk sularında biraz daha kalmasını sağlayacak kadar iyilik doluydu. Çocukluğumun rengi solmasın, orada biraz daha istediğim gibi oynayayım diye, büyüklerimi üzecek yanlışlar da yaptım bu yüzden. Sana o günü anlatacakken bak, yine hayat hususunda ahkâm kesmeye başladım, iyi mi? Derdim seni büyütmek değil kesinlikle.”