PDF Kitap
Kırık Hayal Kerkük PDF indir
Kırık Hayal Kerkük PDF indir, PDF kitap depomuzda, Osman Pamukoğlu tarafından kaleme alınan Kırık Hayal Kerkük isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. TÜRKÇE dilinde ve 13.7 x 21.5 cm ebatında basılan ayrıca 160 sayfadan oluşan Kırık Hayal Kerkük kitabı Karton Kapak olarak yayınlanmıştır. Kırık Hayal Kerkük kitabını 9789751045843 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Kırık Hayal Kerkük PDF Oku.
Kırık Hayal Kerkük PDF indir
Bin dokuz yüz yirmi yedi. Ekim. Gece. Yağmur ve rüzgâr. Yüksek ağaçlarla kaplı bir arazi, çevrede belli aralıklarla Muhafız Alayı nöbetçilerinin kulübeleri. Bir gözetleme noktasının ıslak sac kaplamaları donuk donuk parlıyor. Tek tük ışıklar vuruyor. Kalın perdelerine rağmen köşkün yalnızca bir odasından bahçeye belli belirsiz bir ışık sızıyor.
Falih Rıfkı’yı (Atay) köşkün ana giriş kapısında Başyaver Salih (Bozok) karşıladı. Şemsiyesini kapatan Falih Rıfkı saatine baktı: 02.00’ydi.
“Hayrola Salih, bu saatte çağrılmamın sebebi nedir?”
“Hiçbir malumat verilmedi. Sadece teşrifiniz talep edildi.”
Mustafa Kemal Paşa, Falih Rıfkı’dan sessiz ve gizli kalması kaydıyla Musul-Kerkük ile ilgili bir dosya hazırlamasını istedi. Falih Rıfkı zeki adamdı. Bu istek ve masanın üzerine boydan boya serilmiş haritadan meselenin nereye doğru gittiğini hemen kavradı.
Köşkten ayrılırken Çankaya sabahı ağarmak üzereydi. Epey süredir kesilmiş olan yağmur yeniden başladı. Falih Rıfkı bu kez şemsiyesini açmadı! Islanmaya, sırılsıklam olmaya ihtiyacı vardı… Kafasının içinde ise Paşa’nın şu sözü dönüp dolaşıyordu:
‘’Tarih bizi çağırıyor!’’
Falih Rıfkı’yı (Atay) köşkün ana giriş kapısında Başyaver Salih (Bozok) karşıladı. Şemsiyesini kapatan Falih Rıfkı saatine baktı: 02.00’ydi.
“Hayrola Salih, bu saatte çağrılmamın sebebi nedir?”
“Hiçbir malumat verilmedi. Sadece teşrifiniz talep edildi.”
Mustafa Kemal Paşa, Falih Rıfkı’dan sessiz ve gizli kalması kaydıyla Musul-Kerkük ile ilgili bir dosya hazırlamasını istedi. Falih Rıfkı zeki adamdı. Bu istek ve masanın üzerine boydan boya serilmiş haritadan meselenin nereye doğru gittiğini hemen kavradı.
Köşkten ayrılırken Çankaya sabahı ağarmak üzereydi. Epey süredir kesilmiş olan yağmur yeniden başladı. Falih Rıfkı bu kez şemsiyesini açmadı! Islanmaya, sırılsıklam olmaya ihtiyacı vardı… Kafasının içinde ise Paşa’nın şu sözü dönüp dolaşıyordu:
‘’Tarih bizi çağırıyor!’’