Roman Kitapları
Antakya Şiirinin Dört Ustası PDF Oku
Antakya Şiirinin Dört Ustası PDF oku, PDF kitap depomuzda, Ali Yüce Süleyman Okay Sabahattin Yalkın Süleyman El-İsa tarafından kaleme alınan Antakya Şiirinin Dört Ustası isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786057001818 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Antakya Şiirinin Dört Ustası kitabı 96 olarak yayınlanmıştır. Antakya Şiirinin Dört Ustası kitabını 05.08.2021 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Antakya Şiirinin Dört Ustası PDF Oku.
Antakya Şiirinin Dört Ustası PDF Oku
“‘İnsan yaşadığı yere benzer’ demiş Cansever. Şüphesiz ki sanatçı gıdasını, yaşadığı coğrafyadan alır. Beslendiği mitlere, hikâyelere, anlatılara, içinde yaşadığı kültürel ortama zamanla o kadar benzemeye başlar ki, iç içe olur ve giderek onlara dönüşür. Bu diyalektik zamanda kendini yeniden üreterek yaşadığı coğrafyanın dili, kültürü, sesi, nefesi, gözü kulağı olur. İbn-i Haldun’un ‘coğrafya kaderdir’ söylemini tersyüz ederek ‘kader’ini değiştirmeye yönelir.”
İşte Antakya’da dünyaya gelip, yerel dilin motiflerini-dokusunu bozmadan, evrensel dile varan dört şair, Süleyman El-İsa, Ali YÜCE, Süleyman OKAY ve Sabahattin YALKIN, tam da Edip Yeşil’in yukarıda betimlediği gibi yaşadıkları coğrafyanın makûs talihini iyiye-güzele doğru değiştirmeye adadılar hayatlarını. “Edebiyat kamunun vicdanıdır” deyip resmi tarihin yerine “gerçek tarihin” yazılımına katkı sundular. Biteviye öğrendiler ve öğrendiklerini öğrettiler. Bıkmadan, ellerinin yanması pahasına eğilip aldılar yol boyunca ayaklarına takılan “acı taşları”nı. Kimi zaman etraflarına örülen makro ve mikro iktidar duvarlarının onları yalnızlaştırmasına göğüs gerdiler ve tabulara dokundular. Kimi zaman kavga, kimi zaman da aşk dediler.
Yazdılar, konuştular, yazdılar…
Bu hayatlar tanınmayı, bu şiirler okunmayı ve yarına kalmayı hak ediyor…
Adil Okay
İşte Antakya’da dünyaya gelip, yerel dilin motiflerini-dokusunu bozmadan, evrensel dile varan dört şair, Süleyman El-İsa, Ali YÜCE, Süleyman OKAY ve Sabahattin YALKIN, tam da Edip Yeşil’in yukarıda betimlediği gibi yaşadıkları coğrafyanın makûs talihini iyiye-güzele doğru değiştirmeye adadılar hayatlarını. “Edebiyat kamunun vicdanıdır” deyip resmi tarihin yerine “gerçek tarihin” yazılımına katkı sundular. Biteviye öğrendiler ve öğrendiklerini öğrettiler. Bıkmadan, ellerinin yanması pahasına eğilip aldılar yol boyunca ayaklarına takılan “acı taşları”nı. Kimi zaman etraflarına örülen makro ve mikro iktidar duvarlarının onları yalnızlaştırmasına göğüs gerdiler ve tabulara dokundular. Kimi zaman kavga, kimi zaman da aşk dediler.
Yazdılar, konuştular, yazdılar…
Bu hayatlar tanınmayı, bu şiirler okunmayı ve yarına kalmayı hak ediyor…
Adil Okay