Roman Kitapları
26.62 Yakaza PDF Oku
26.62 Yakaza PDF oku, PDF kitap depomuzda, Başak Angigün tarafından kaleme alınan 26.62 Yakaza isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786057026729 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan 26.62 Yakaza kitabı 368 olarak yayınlanmıştır. 26.62 Yakaza kitabını 19.10.2021 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. 26.62 Yakaza PDF Oku.
26.62 Yakaza PDF Oku
26.62 Yakaza, enerjinin sırrına ulaşan ama bunun halen bilincinde olmayan; kırk beşinci yaş gününde, ameliyat masasında yaşamını kurtardığı hastasını, görünürde ortada hiçbir neden yokken öldüren bir cerrahın yolculuğunu anlatıyor.
Polisler Soysal’ın neden böyle bir cinayet işlediğini araştırırken, kendilerini zihninde sırlar barındıran emniyet amiri Fatih Baki Yılmaz’la yüz yüze bulurlar.
Tıpkı tasavvuf gibi diğer kadim ezoterik öğretilere göre de her şeyin özünde enerji mevcuttur. Var olanı kâinata bağlayan ve her şeyle ortak kılan öz bu enerjidir. İnsanın özündeki sırra ulaşması, her şeyin ve herkesin sırrına ulaşması demektir. Sırra ulaşan, artık herkestir ve her şeydir. Enerjinin ta kendisidir. Soysal bunu keşfettiği anda artık yeni bir yolculuğa çıkar. Gerçeğin bunun yanında kızına ulaşmaya çalışacaktır… Öldürüldüğünü dile getirdiği ama kimseye varlığını ispat edemediği, hiçbir yerde yaşadığına dair bir ispatın olmadığı kızına.
Polisin yürüttüğü tahkikat boyunca herkes gerçeklerle yüzleşir. Kendi gerçekleriyle. En başta da Soysal… Ya da Fatih Baki Yılmaz. Fatih. Kızına ve karısına ulaşmayı her deneyişinde, ailesinden bir adım daha uzaklaşıp, gerçeğe biraz daha yaklaşır. Her yaklaştığında biraz daha yabancılaşır kendisine… Çünkü bilmediği şey yeryüzünde bireylerin sayısı kadar gerçek olduğudur…
26.62 Yakaza ilk etapta gerçeğin bilim kurguya, finaldeyse bilim kurgunun gerçeğe dönüştüğü bir roman.
Fatih duraksadı bir an. “Sadece sen ve ben varız sanıyordum.” diye gevelendi. Bir teknoloji marketinin önünde durmuşlardı bu esnada. Devin gücü elinde tutanları düşünmesini istedi Fatih’ten. Aklına gelen ilk üç ismi saymasını istedi. Arkalarında, vitrindeki televizyonlarda Trump, Putin, Kim Jong-Un, Mark Zuckerberg ve Bill Gates’le alakalı haberler dönmekteydi. Fatih ardındaki bu yüzlerden habersiz, öylece bakıyordu Devin’in yüzüne. Devin “Onları, diğer herkes gibi tanıdığına emin misin? Herkesi tanıdığın kadar?” diye sordu. Fatih gayet net bir tonla “Evet.” diye karşılık verdi.
Devin gülümsedi. “İyi düşün. Odaklan. Bence onları herkesi tanıdığın kadar değil, herkesin tanıdığı kadar tanıyorsun. Devlet önderleri, büyük şöhretler, multi-milyonerler kodu kendi çıkarları için dönüştürüyor.”
Polisler Soysal’ın neden böyle bir cinayet işlediğini araştırırken, kendilerini zihninde sırlar barındıran emniyet amiri Fatih Baki Yılmaz’la yüz yüze bulurlar.
Tıpkı tasavvuf gibi diğer kadim ezoterik öğretilere göre de her şeyin özünde enerji mevcuttur. Var olanı kâinata bağlayan ve her şeyle ortak kılan öz bu enerjidir. İnsanın özündeki sırra ulaşması, her şeyin ve herkesin sırrına ulaşması demektir. Sırra ulaşan, artık herkestir ve her şeydir. Enerjinin ta kendisidir. Soysal bunu keşfettiği anda artık yeni bir yolculuğa çıkar. Gerçeğin bunun yanında kızına ulaşmaya çalışacaktır… Öldürüldüğünü dile getirdiği ama kimseye varlığını ispat edemediği, hiçbir yerde yaşadığına dair bir ispatın olmadığı kızına.
Polisin yürüttüğü tahkikat boyunca herkes gerçeklerle yüzleşir. Kendi gerçekleriyle. En başta da Soysal… Ya da Fatih Baki Yılmaz. Fatih. Kızına ve karısına ulaşmayı her deneyişinde, ailesinden bir adım daha uzaklaşıp, gerçeğe biraz daha yaklaşır. Her yaklaştığında biraz daha yabancılaşır kendisine… Çünkü bilmediği şey yeryüzünde bireylerin sayısı kadar gerçek olduğudur…
26.62 Yakaza ilk etapta gerçeğin bilim kurguya, finaldeyse bilim kurgunun gerçeğe dönüştüğü bir roman.
Fatih duraksadı bir an. “Sadece sen ve ben varız sanıyordum.” diye gevelendi. Bir teknoloji marketinin önünde durmuşlardı bu esnada. Devin gücü elinde tutanları düşünmesini istedi Fatih’ten. Aklına gelen ilk üç ismi saymasını istedi. Arkalarında, vitrindeki televizyonlarda Trump, Putin, Kim Jong-Un, Mark Zuckerberg ve Bill Gates’le alakalı haberler dönmekteydi. Fatih ardındaki bu yüzlerden habersiz, öylece bakıyordu Devin’in yüzüne. Devin “Onları, diğer herkes gibi tanıdığına emin misin? Herkesi tanıdığın kadar?” diye sordu. Fatih gayet net bir tonla “Evet.” diye karşılık verdi.
Devin gülümsedi. “İyi düşün. Odaklan. Bence onları herkesi tanıdığın kadar değil, herkesin tanıdığı kadar tanıyorsun. Devlet önderleri, büyük şöhretler, multi-milyonerler kodu kendi çıkarları için dönüştürüyor.”