Roman Kitapları
Eski Başkanın Klozeti PDF Oku
Eski Başkanın Klozeti PDF oku, PDF kitap depomuzda, Şuayip Odabaşı tarafından kaleme alınan Eski Başkanın Klozeti isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786257946780 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Eski Başkanın Klozeti kitabı 266 olarak yayınlanmıştır. Eski Başkanın Klozeti kitabını 13.01.2024 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Eski Başkanın Klozeti PDF Oku.
Eski Başkanın Klozeti PDF Oku
Kasabanın yeni başkanı “Bakın işte nasıl kazandım. Ben başkanım!” diye, parmağını salladı, belediye çalışanlarına.
Önceki ve öncedenki başkanların zamanında işe alınanlar tedirgin halleriyle izlediler yeni başkanı. Kimilerinin kafasında kapı önüne konmak, yani işten atılmak gibi korkulu düşünceler vardı.
Yeni seçilen başkan ile önceki başkan aynı partiye mensup iki şahıstı. Eski başkan aday olmamıştı. Yeni başkan seçilmişti. Başkan değişmişti fakat parti değişmemişti. Böyle olduğu halde yeni seçilen başkanın eski başkana karşı müthiş bir gıcıklığı vardı. Eski başkan ile aralarında eskiden yaşanan çekişmeler, zamanla başka bir boyuta geçmişti. Aralarındaki her şey içinde “kin ve nefret” barındıran bir kan davasına dönüşmüştü. Birbirlerinin isimlerini bir kâğıt üzerinde görmeleri bile kendilerini çılgına çeviriyordu. O kâğıdı yırtıp çöpe atmak bile yetmiyordu. Çakmağı çakıp yakıyor, külünü bile pencereden savuruyordu. Böyle kâğıtları yakmak için sigara içmediği halde cebinde çakmak taşıyordu yeni başkan.
Yeni başkan, koltuğuna oturur oturmaz, odasında eski başkana ait ne varsa her şeyi ortadan kaldırttı. Önce oturduğu koltuktan birden fırladı. Eski başkanın oturduğu koltuk olduğunu anlayınca bir daha oturmadı. Ayağındaki pantolonu bir daha giymedi. O hızla, koltuk masa, sandalyeler… Hepsi gitti. Belediye binasının girişinden çatısındaki havalandırmaya kadar, eski başkanla alakalı her şeyi yok ettirdi. Gerçi yeni belediye binasını da eski başkan yaptırmıştı. Elinde olsa binayı yıkıp yeniden yaptırabilirdi. Bu durumda “Bakırköylük” ağır bir olay olurdu. Düşüncesi bile tehlikeliydi. Yine de düşünüyordu.
Önceki ve öncedenki başkanların zamanında işe alınanlar tedirgin halleriyle izlediler yeni başkanı. Kimilerinin kafasında kapı önüne konmak, yani işten atılmak gibi korkulu düşünceler vardı.
Yeni seçilen başkan ile önceki başkan aynı partiye mensup iki şahıstı. Eski başkan aday olmamıştı. Yeni başkan seçilmişti. Başkan değişmişti fakat parti değişmemişti. Böyle olduğu halde yeni seçilen başkanın eski başkana karşı müthiş bir gıcıklığı vardı. Eski başkan ile aralarında eskiden yaşanan çekişmeler, zamanla başka bir boyuta geçmişti. Aralarındaki her şey içinde “kin ve nefret” barındıran bir kan davasına dönüşmüştü. Birbirlerinin isimlerini bir kâğıt üzerinde görmeleri bile kendilerini çılgına çeviriyordu. O kâğıdı yırtıp çöpe atmak bile yetmiyordu. Çakmağı çakıp yakıyor, külünü bile pencereden savuruyordu. Böyle kâğıtları yakmak için sigara içmediği halde cebinde çakmak taşıyordu yeni başkan.
Yeni başkan, koltuğuna oturur oturmaz, odasında eski başkana ait ne varsa her şeyi ortadan kaldırttı. Önce oturduğu koltuktan birden fırladı. Eski başkanın oturduğu koltuk olduğunu anlayınca bir daha oturmadı. Ayağındaki pantolonu bir daha giymedi. O hızla, koltuk masa, sandalyeler… Hepsi gitti. Belediye binasının girişinden çatısındaki havalandırmaya kadar, eski başkanla alakalı her şeyi yok ettirdi. Gerçi yeni belediye binasını da eski başkan yaptırmıştı. Elinde olsa binayı yıkıp yeniden yaptırabilirdi. Bu durumda “Bakırköylük” ağır bir olay olurdu. Düşüncesi bile tehlikeliydi. Yine de düşünüyordu.