Edebiyat Kitapları
Anlaşılmayan İnsan PDF Oku
Anlaşılmayan İnsan PDF oku, PDF kitap depomuzda, Geza Gardonyi tarafından kaleme alınan Anlaşılmayan İnsan isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 02.12.2024 dilinde ve Karton Kapak ebatında basılan ayrıca 9786259781495 sayfadan oluşan Anlaşılmayan İnsan kitabı TÜRKÇE olarak yayınlanmıştır. Anlaşılmayan İnsan kitabını Ziya Tuğal numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Anlaşılmayan İnsan PDF Oku.
Anlaşılmayan İnsan PDF Oku
“Babam beni köle olarak sattığı zaman 12 yaşındaydım. Bir piliç, yahut bir köpek eniği yahut bir sıpa gibi, pazara çıkarıldım. Bunun için şikâyetçi olduğum sanılmasın, hayır: Babam buna ağlaya ağlaya razı olmuştu.
Oturduğumuz yer Doğu Roma İmparatorluğu’nun Trakya Eyaleti’ndeydi. Hükümetin vergi için durmadan sıkıştırdığı günlerdi. Bu arada Hunlara ödenecek vergiyi halkın sırtından çıkarmayı adet edinmişlerdi. Zaten bütün dünya Hunların adıyla çalkalanıyordu.”
Hunların torunları Macarlar, bu kardeş halk, klasik edebi eserleriyle Ayrıkotu Kitap etiketiyle sıra sıra diziliyor. Tarihi roman okumayı sevenler, gelin bu kez bir büyük Macar romancının gözünden fazla çok öncelere gidelim. Lakin coğrafya tanıdık: Trakya. Devletler tanıdık: Bizans ve Hunlar. Hikâye ise çok sıradışı. Hayatına özgür başlayıp köle olarak satılan bir çocuk ve onun sıra sıra bu karmaşık siyasi iklimde, kendini yokluktan kurtarma mücadelesi.
Anlaşılmayan İnsan, editörlerimizi önce adıyla cezbetmişti. Ne de olsa hepimiz bir miktar bu sıkıntıyı çekeriz. Peki metin; öyle akıcı, öyle ustaca kurgulanmış ki kuvvetli bir nehir gibi, önüne çıkanı ardına katıp, akıp gidiyor. Üstelik okurun zihninde yeni tarihsel inşalara olanak veriyor, okurun tarihsel imgeleminin sınırlarını zorluyor.
“Ertesi sabah Atilla’nın borazan başı Kaszon, kral sarayının kulesinde göründü. Büyük, fildişi borusunu kaldırarak ufuklarda akisler uyandıran hareket işaretini verdi. Sanki binlerce boru bu sesle uyanmış, yer gök boru sesleriyle çınlamıştı. Zurnalı çalgı takımları da boru sesine katılmış, hepsi bir ağızdan çalıyordu. Şehir boru ve çalgı sesleriyle inliyordu.”
Oturduğumuz yer Doğu Roma İmparatorluğu’nun Trakya Eyaleti’ndeydi. Hükümetin vergi için durmadan sıkıştırdığı günlerdi. Bu arada Hunlara ödenecek vergiyi halkın sırtından çıkarmayı adet edinmişlerdi. Zaten bütün dünya Hunların adıyla çalkalanıyordu.”
Hunların torunları Macarlar, bu kardeş halk, klasik edebi eserleriyle Ayrıkotu Kitap etiketiyle sıra sıra diziliyor. Tarihi roman okumayı sevenler, gelin bu kez bir büyük Macar romancının gözünden fazla çok öncelere gidelim. Lakin coğrafya tanıdık: Trakya. Devletler tanıdık: Bizans ve Hunlar. Hikâye ise çok sıradışı. Hayatına özgür başlayıp köle olarak satılan bir çocuk ve onun sıra sıra bu karmaşık siyasi iklimde, kendini yokluktan kurtarma mücadelesi.
Anlaşılmayan İnsan, editörlerimizi önce adıyla cezbetmişti. Ne de olsa hepimiz bir miktar bu sıkıntıyı çekeriz. Peki metin; öyle akıcı, öyle ustaca kurgulanmış ki kuvvetli bir nehir gibi, önüne çıkanı ardına katıp, akıp gidiyor. Üstelik okurun zihninde yeni tarihsel inşalara olanak veriyor, okurun tarihsel imgeleminin sınırlarını zorluyor.
“Ertesi sabah Atilla’nın borazan başı Kaszon, kral sarayının kulesinde göründü. Büyük, fildişi borusunu kaldırarak ufuklarda akisler uyandıran hareket işaretini verdi. Sanki binlerce boru bu sesle uyanmış, yer gök boru sesleriyle çınlamıştı. Zurnalı çalgı takımları da boru sesine katılmış, hepsi bir ağızdan çalıyordu. Şehir boru ve çalgı sesleriyle inliyordu.”