Roman Kitapları
Hilkat ile Garibe PDF Oku
Hilkat ile Garibe PDF oku, PDF kitap depomuzda, Bülent Yıldız tarafından kaleme alınan Hilkat ile Garibe isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786257913614 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Hilkat ile Garibe kitabı 220 olarak yayınlanmıştır. Hilkat ile Garibe kitabını 07.08.2020 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Hilkat ile Garibe PDF Oku.
Hilkat ile Garibe PDF Oku
Her şey bulanık, sayfalar, renkler, insanlar, yüzler, her şey. Aynadaki buğu silindikçe yüz bir kat daha bulanık, sevmeyi inatla deneyen insan, ışığın düştüğü renk, harflerin birbirine girdiği sayfa, hepsi.
Baktığı ve gördüğü arasında bir yerde debelenip duruyor herkes. Ne gerçeği yoklamak olabilecek oluyor ne de kalbi tartmak. Kendimizi bulmak istiyoruz ama çok kalabalık. Üstelik gözlerimiz bozuk değil dünya bulanık.
Bülent Yıldız, Hilkat ile Garibe romanıyla hepimizin gereksinimi olan bir arayışa çağırıyor okuru. Üstelik oyun oynayarak, ironiden vazgeçmeden ve usul usul yapıyor bunu.
“Her şeyi bilen olarak hayata gözlerini açan insan, her şeyi unutan olarak hayata gözlerini kapar. Doğarken ruhumuzda, benliğimizde ve genlerimizde olan bilgileri, sesleri ve nefesleri yaşlılığa doğru yol aldığımızda birer birer düşürüp arkamızda bırakır, sonra arkamızda bıraktıklarımızı da unutup kaybeder, her şeyken hiçe doğru devriliriz. İşte düşürüp kaybettiğimiz o şeyleri adına hayat adı verilen enteresan şey alır, bağırsaklarında öğütüp kendine ait kılar ve sonra karşımıza zaman olarak çıkarıp onu da bize karşı kullanır. Aslını söylemek gerekirse ilk etapta bir hiçtir hayat. Ama bizden çaldıklarıyla bir anda her şey oluverir.”
Baktığı ve gördüğü arasında bir yerde debelenip duruyor herkes. Ne gerçeği yoklamak olabilecek oluyor ne de kalbi tartmak. Kendimizi bulmak istiyoruz ama çok kalabalık. Üstelik gözlerimiz bozuk değil dünya bulanık.
Bülent Yıldız, Hilkat ile Garibe romanıyla hepimizin gereksinimi olan bir arayışa çağırıyor okuru. Üstelik oyun oynayarak, ironiden vazgeçmeden ve usul usul yapıyor bunu.
“Her şeyi bilen olarak hayata gözlerini açan insan, her şeyi unutan olarak hayata gözlerini kapar. Doğarken ruhumuzda, benliğimizde ve genlerimizde olan bilgileri, sesleri ve nefesleri yaşlılığa doğru yol aldığımızda birer birer düşürüp arkamızda bırakır, sonra arkamızda bıraktıklarımızı da unutup kaybeder, her şeyken hiçe doğru devriliriz. İşte düşürüp kaybettiğimiz o şeyleri adına hayat adı verilen enteresan şey alır, bağırsaklarında öğütüp kendine ait kılar ve sonra karşımıza zaman olarak çıkarıp onu da bize karşı kullanır. Aslını söylemek gerekirse ilk etapta bir hiçtir hayat. Ama bizden çaldıklarıyla bir anda her şey oluverir.”