Tarih Kitapları
Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) PDF Oku
Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) PDF oku, PDF kitap depomuzda, Gülcan Işık Ahmet Tetik tarafından kaleme alınan Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786053209683 dilinde ve Kuşe Kağıt ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) kitabı 712 olarak yayınlanmıştır. Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) kitabını 06.11.2024 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) PDF Oku.
Mısır’daki İngiliz Osmanlı Esir Kampından Maziye, Bugüne, Yarına IŞIK (1919-1920) PDF Oku
Birinci Dünya Harbinin cephelerinde savaşan Osmanlı Ordusunun, İngilizlere esir düşen askerlerinin tutulduğu Mısır’daki kamplardan birisi de Kahire yakınlarındaki “Tura Esir Kampı”. 1919 senesinde harp sona ermiş fakat esirler halen serbest kalamamışlardır.
Kampta, dünya çapından kopmayan esir Türk subayları, dirençlerini korumak, bugünü yarına hazırlamak için değerlendirmede bulunmak, maddi olarak esaret altında olsalar da fikren hürriyet mücadelesini ve vatan sevgisini zinde tutmak gayesi içinde el yazısıyla bir gazete çıkarırlar: IŞIK!
Yaşamak, dünde değil bugünde yarını inşa etmektir. Kamptakiler de bunun şuurundadırlar. “Unutulmamalıdır ki dünya çapından ziyade ukbâya bakan insanlar; beşikle mezar arasındaki refahını ihmal ederler.” Tura’da bulunanların sağlam gövdeleri, “mezarlıkları çoğalmış, dinçliği eksilmiş vatan için” en kıymetli armağandir. “Hayat; bizim anladığımız gibi ölümle nihayet bulan, ağır bir çileden ibaret değildir.” Esaret altında yaşayan Türk askerleri, Türk Milletinin “Çin’de yenilmişse, Hindistan’da yenmiştir. Turan’dan çıkmışsa, İran’a girmiştir. İran’da batmışsa, Bizans’ta çıkmıştır.” gerçeğini bilmektedirler. Büyük bir felaketten, mutlu bir yarın oluşturmak mecburiyetindedirler.
Yenilgiye uğramak, ölmek değildir. Tura’da tel örgülerin arkasına hapsedilenler, yarının yaşamıdırlar. Onlar; “yoksul bir diyarın âdeta ışıklarıdırlar.” Esaretin bol zamanlarıni boş işlerle harcayamazlar, gülüp eğlenemezler. “Mâziye karışan her dakika içinde, yarın için düşünmeyen bir nesil; bağdaş kurmuş varlıkları kabil değil, ayağa kaldıramaz.”
IŞIK; esaretin küllerinden yüzyıl sonra yeniden doğan “Anka”…
Kampta, dünya çapından kopmayan esir Türk subayları, dirençlerini korumak, bugünü yarına hazırlamak için değerlendirmede bulunmak, maddi olarak esaret altında olsalar da fikren hürriyet mücadelesini ve vatan sevgisini zinde tutmak gayesi içinde el yazısıyla bir gazete çıkarırlar: IŞIK!
Yaşamak, dünde değil bugünde yarını inşa etmektir. Kamptakiler de bunun şuurundadırlar. “Unutulmamalıdır ki dünya çapından ziyade ukbâya bakan insanlar; beşikle mezar arasındaki refahını ihmal ederler.” Tura’da bulunanların sağlam gövdeleri, “mezarlıkları çoğalmış, dinçliği eksilmiş vatan için” en kıymetli armağandir. “Hayat; bizim anladığımız gibi ölümle nihayet bulan, ağır bir çileden ibaret değildir.” Esaret altında yaşayan Türk askerleri, Türk Milletinin “Çin’de yenilmişse, Hindistan’da yenmiştir. Turan’dan çıkmışsa, İran’a girmiştir. İran’da batmışsa, Bizans’ta çıkmıştır.” gerçeğini bilmektedirler. Büyük bir felaketten, mutlu bir yarın oluşturmak mecburiyetindedirler.
Yenilgiye uğramak, ölmek değildir. Tura’da tel örgülerin arkasına hapsedilenler, yarının yaşamıdırlar. Onlar; “yoksul bir diyarın âdeta ışıklarıdırlar.” Esaretin bol zamanlarıni boş işlerle harcayamazlar, gülüp eğlenemezler. “Mâziye karışan her dakika içinde, yarın için düşünmeyen bir nesil; bağdaş kurmuş varlıkları kabil değil, ayağa kaldıramaz.”
IŞIK; esaretin küllerinden yüzyıl sonra yeniden doğan “Anka”…