PDF Kitap
İhanetin Yedi Eli PDF Oku
İhanetin Yedi Eli PDF oku, PDF kitap depomuzda, Mehmet Özgen tarafından kaleme alınan İhanetin Yedi Eli isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786052262924 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan İhanetin Yedi Eli kitabı 117 olarak yayınlanmıştır. İhanetin Yedi Eli kitabını 06.12.2024 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. İhanetin Yedi Eli PDF Oku.
İhanetin Yedi Eli PDF Oku
Yaşamak hiçlikte yürümektir, bu hiçliği bozarak, şekil vererek, anlam vererek, ruh vererek ona. Yokluğun payını azaltarak kurulur hayat. Yokluğu veya hiçliği unutmak için veya hiçliği aşma avuntusunu verecek izler bırakmak için, geçtiği yerde salyasını akıtan, buradan o geçti dedirten bir salyangoz gibi. Ve kendi dalga boyunda uzun görünen bu yürüyüşte yalnız olmadığını bilmektir yaşamak ve de paylaşmaktır bu yüzden. Ama o bir an geldiğinde, yani en paylaşımsız, o en yalnız ve meşum an, yürünen yolda hiçlik, bütün çıplaklığı ile suretsiz varlığını hissettirir, boş bakışlarda kendini gösterir, mutlak bir yalnızlık doldurur yüreğini. Yüreğin üşür yalnızlıktan. Ölüm soğuğu gibi bir üşüme. Sanki bir evren bir de sen varsındır ve onun içinde tek başına, yapayalnızsındır.
Büyük bir yıkım olmuş ve her şey bir sessizliğe gömülmüştür. Issız bir çölde yürür gibi mutlak bir yalnızlığın kum fırtınalarının uğultusunu duyarsın yalnızca. Bütün sesler o fırtınanın sesi gibidir, bütün canlar kum taneleri. Âdeta hidrojen bombasının temiz ölümü ile bütün bedenlerden can çekilmiş, insan çokluğunda yaşam bitmiş, çölleşmiş gibidir. Tüm değişikliklar, özgülükler silinmiş, bireyler eş şekillileşmiş, yeryüzü bütün canlı renklerini tüketerek tek renge bürünmüştür âdeta. Çokluk adeta bir anlamsızlık yığını gibi dikilivermiştir karşına. O an yalnızlığın mutlaklaştığı andır. Uzay boşluğundaymış gibi, bütün renkler, bütün farklı sesler, sevgiler, aşklar, arkadaşlıklar, dostluklar, kavgalar yıldızlar kadar uzaktır sana. Duygular okyanusunun son damlasının da buharlaştığı andır o an.
Büyük bir yıkım olmuş ve her şey bir sessizliğe gömülmüştür. Issız bir çölde yürür gibi mutlak bir yalnızlığın kum fırtınalarının uğultusunu duyarsın yalnızca. Bütün sesler o fırtınanın sesi gibidir, bütün canlar kum taneleri. Âdeta hidrojen bombasının temiz ölümü ile bütün bedenlerden can çekilmiş, insan çokluğunda yaşam bitmiş, çölleşmiş gibidir. Tüm değişikliklar, özgülükler silinmiş, bireyler eş şekillileşmiş, yeryüzü bütün canlı renklerini tüketerek tek renge bürünmüştür âdeta. Çokluk adeta bir anlamsızlık yığını gibi dikilivermiştir karşına. O an yalnızlığın mutlaklaştığı andır. Uzay boşluğundaymış gibi, bütün renkler, bütün farklı sesler, sevgiler, aşklar, arkadaşlıklar, dostluklar, kavgalar yıldızlar kadar uzaktır sana. Duygular okyanusunun son damlasının da buharlaştığı andır o an.