Roman Kitapları
Boğaz’ın Altınları PDF Oku
Boğaz’ın Altınları PDF oku, PDF kitap depomuzda, Hakan Kabasakal tarafından kaleme alınan Boğaz’ın Altınları isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786059366496 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Boğaz’ın Altınları kitabı 240 olarak yayınlanmıştır. Boğaz’ın Altınları kitabını 29.11.2021 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Boğaz’ın Altınları PDF Oku.
Boğaz’ın Altınları PDF Oku
Hikâyemiz 13 Şubat 1352 tarihinde, Galata ve Sarayburnu arasında, Cenova ve
Venedik donanmalarının savaşıyla başlıyor. Akdeniz’in uzak ucundan gelen
Aragon gemilerinin ve bu suların konut sahibi Bizans donanmasının Venedik’le
ittifak yaptığı, Osmanlılar’ın ise Cenova’yı destekledikleri bu savaş gün boyu
sürüyor. Savaşın en kızıştığı saatlerde Üsküdar açıklarında beklemekte olan
Cenova hazine gemisi Scirocco (siroko), belki Bizanslılar’ın püskürttüğü Rum
ateşinin, belki de Osmanlı okçularının yol açtığu dost ateşinin sonucu
yanarak batıyor. Ambarında taşıdığı göz kamaştıran bir hazine, böylece
Boğaz’ın derin karanlığında kaybolup gidiyor. Gerçek olan hazine asırlar içinde
bir Boğaz efsanesine dönüşüyor.
Nihayet hazinenin yeri en sonunda bulunur ve ardından Boğaz’da bir define avı
başlar. Defineden pay verme vaadiyle gözleri boyanan yiğit dalgıçlar, aslında
ölüme mahkûm edildiklerinden habersizdirler. Bir yanda İtalyan donanmasının
en yeni savaş gemilerinden birisi ve İtalyan
komandoları, diğer yanda SAT’lar, Sahil Güvenlik,
Deniz Polisi ve İstanbul Emniyeti de bu serüvene
dâhil olunca, Boğaz’da yalnızca define değil, bir de
insan avı başlar.
Venedik donanmalarının savaşıyla başlıyor. Akdeniz’in uzak ucundan gelen
Aragon gemilerinin ve bu suların konut sahibi Bizans donanmasının Venedik’le
ittifak yaptığı, Osmanlılar’ın ise Cenova’yı destekledikleri bu savaş gün boyu
sürüyor. Savaşın en kızıştığı saatlerde Üsküdar açıklarında beklemekte olan
Cenova hazine gemisi Scirocco (siroko), belki Bizanslılar’ın püskürttüğü Rum
ateşinin, belki de Osmanlı okçularının yol açtığu dost ateşinin sonucu
yanarak batıyor. Ambarında taşıdığı göz kamaştıran bir hazine, böylece
Boğaz’ın derin karanlığında kaybolup gidiyor. Gerçek olan hazine asırlar içinde
bir Boğaz efsanesine dönüşüyor.
Nihayet hazinenin yeri en sonunda bulunur ve ardından Boğaz’da bir define avı
başlar. Defineden pay verme vaadiyle gözleri boyanan yiğit dalgıçlar, aslında
ölüme mahkûm edildiklerinden habersizdirler. Bir yanda İtalyan donanmasının
en yeni savaş gemilerinden birisi ve İtalyan
komandoları, diğer yanda SAT’lar, Sahil Güvenlik,
Deniz Polisi ve İstanbul Emniyeti de bu serüvene
dâhil olunca, Boğaz’da yalnızca define değil, bir de
insan avı başlar.