Kişisel Gelişim Kitapları
Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı PDF Oku
Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı PDF oku, PDF kitap depomuzda, Banu Akbuğa tarafından kaleme alınan Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786256716032 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı kitabı 120 olarak yayınlanmıştır. Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı kitabını 20.01.2024 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı PDF Oku.
Konforlu Bir Yaşamın Anahtarı PDF Oku
Bir dönem arıların, kendi vücut ağırlıklarını taşıyamayacağından uçmalarının
imkânsız olduğu tezleri vardı. Arılar bunu duysaydı, içlerinden uçamayanları
olur muydu acaba?
Sınırlar, toplum kaideleri, insanın kendi için tespit ettiği kabullenişleri… hepsi
aslında sınırları belli olan bölgede güvenli ve rahat hissetmek için değil midir?
Yani, konfor alanı ≡ huzur
Öyle mi sahiden? Huzur, senin yahut başkaları tarafından tespit edilen kısıtlı
bölgende, sürekli olarak tekrar tekrar aynı şeylerle mücadele ederek elde edilmektedir mi?
Dünyanın son gününe kadar hiç bitmeyecek, güncelliğini her zaman koruyacak,
yaşamımıza yeni heyecanlar katacak olağanüstü bir düzen kurulmuş ve tıkır
tıkır işliyor. Sen bunun neresindesin? Kendi kabuğunda sızlanışlarınla, sana
lütfedilenleri ve dahi gücünü, yapabileceklerini, başarabileceklerini keşfetmeden
öylece gidecek misin?
Nasıl mı? Gözlerini, kalbini, zihnini aç ve kendine bir bak. Sen O’nun yarattığı
ve kendinden bahşettiğisin. O’nun yarattığı sistem böyle olağanüstü ve O, eşi
benzeri olmayan iken, kendinden lütfettiği sen, nasıl bu kadarcık olabilirsin?
Mümkün mü?
Kendini tanı, sınırlarını bilmek için değil, yapabileceklerini keşfetmek için
tanı. Sen kimsin?
Yeni keşiflerin hiç bitmediği, hiç bir şeyin aynı kalmadığı, sürekli olarak değiştiği
kâinatta, senin aynı kalman doğru mu?
Ayakları yere sımsıkı basan bir hayalperest ol. Hayaller için çok yukarılarda mı
olmak gerekir? Eğer öyleyse bile sen ayakların yerdeyken bile çok yukarıdasın.
İnsan, yaratılmışların en şereflisi değil mi? Yeter ki yerlerde sürünmesin. Kim
olduğunu hatırlasın ve ayağa kalksın. İşte o zaman en güzel düşler, en güzel
gerçekler olur. İstesin, istemeyi öğrensin.
Dünyaya kök sal, bağlan ama gidişe de her an hazır ol. İşte şimdi şu anın
farkında, tadındasın.
Olmuşla, olmamışla yorma canını,
şu anla bul kendini,
Çünkü şu an;
bulunacağın, oluyorun, olmuşun komuta merkezidir
Şu an başlamanın tam zamanı. Artık söylenilmeyenleri duyma, görünmeyenleri
görme, hislerine odaklanma, algılarını keskinleştirme, kendine dönme vakti.
Hadi hazırsan başlayalım…
imkânsız olduğu tezleri vardı. Arılar bunu duysaydı, içlerinden uçamayanları
olur muydu acaba?
Sınırlar, toplum kaideleri, insanın kendi için tespit ettiği kabullenişleri… hepsi
aslında sınırları belli olan bölgede güvenli ve rahat hissetmek için değil midir?
Yani, konfor alanı ≡ huzur
Öyle mi sahiden? Huzur, senin yahut başkaları tarafından tespit edilen kısıtlı
bölgende, sürekli olarak tekrar tekrar aynı şeylerle mücadele ederek elde edilmektedir mi?
Dünyanın son gününe kadar hiç bitmeyecek, güncelliğini her zaman koruyacak,
yaşamımıza yeni heyecanlar katacak olağanüstü bir düzen kurulmuş ve tıkır
tıkır işliyor. Sen bunun neresindesin? Kendi kabuğunda sızlanışlarınla, sana
lütfedilenleri ve dahi gücünü, yapabileceklerini, başarabileceklerini keşfetmeden
öylece gidecek misin?
Nasıl mı? Gözlerini, kalbini, zihnini aç ve kendine bir bak. Sen O’nun yarattığı
ve kendinden bahşettiğisin. O’nun yarattığı sistem böyle olağanüstü ve O, eşi
benzeri olmayan iken, kendinden lütfettiği sen, nasıl bu kadarcık olabilirsin?
Mümkün mü?
Kendini tanı, sınırlarını bilmek için değil, yapabileceklerini keşfetmek için
tanı. Sen kimsin?
Yeni keşiflerin hiç bitmediği, hiç bir şeyin aynı kalmadığı, sürekli olarak değiştiği
kâinatta, senin aynı kalman doğru mu?
Ayakları yere sımsıkı basan bir hayalperest ol. Hayaller için çok yukarılarda mı
olmak gerekir? Eğer öyleyse bile sen ayakların yerdeyken bile çok yukarıdasın.
İnsan, yaratılmışların en şereflisi değil mi? Yeter ki yerlerde sürünmesin. Kim
olduğunu hatırlasın ve ayağa kalksın. İşte o zaman en güzel düşler, en güzel
gerçekler olur. İstesin, istemeyi öğrensin.
Dünyaya kök sal, bağlan ama gidişe de her an hazır ol. İşte şimdi şu anın
farkında, tadındasın.
Olmuşla, olmamışla yorma canını,
şu anla bul kendini,
Çünkü şu an;
bulunacağın, oluyorun, olmuşun komuta merkezidir
Şu an başlamanın tam zamanı. Artık söylenilmeyenleri duyma, görünmeyenleri
görme, hislerine odaklanma, algılarını keskinleştirme, kendine dönme vakti.
Hadi hazırsan başlayalım…