Roman Kitapları
Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür PDF Oku
Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür PDF oku, PDF kitap depomuzda, Kamil Kartal tarafından kaleme alınan Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786052603291 dilinde ve ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür kitabı Karton Kapak olarak yayınlanmıştır. Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür kitabını 28.10.2021 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür PDF Oku.
Öyle Mi Alay Komutanı! Sınıf Hareketiyle İç İçe Bir Ömür PDF Oku
Çetin Uygur ile Kamil Kartal arasında eşine az rastlanır bir usta-çırak ilişkisi mevcuttur. Bu ikili, özellikle 1980 sonrası işçi hareketinin her atılımının ya mimarı veyanışmanı ya hamalı, en kötü ihtimalle de tanığıydı. 1980 ardından bağımsız sendikalar süreci, 1989 işçi baharı, İşçilerin Sesi gazetesinin yayına girmesi, kamu çalışanları hareketinin oluşumu ve yükselişi, DİSK’in yeniden faaliyete başlaması, Yeraltı Maden-İş’in Zonguldak çalışması, güvencesiz işçilerin örgütlenme süreçleri ve daha nicelerinde hep birlikteydiler. Kısa olaraksı Kamil Kartal özellikle 1980 ardındanki kayda değer işçi çalışmaları yönünden muazzam bir belleğe sahiptir.
Kitap 1970’lerden 2021’e kadar Türkiye sendikal sürecini, özellikle de 1980 sonrası yeni sendikal hareketlerin gelişimini, siyasal gelişmeler ışığında konu alıyor. Bu yönüyle, okur kitabın sayfalarını karıştırırken yalnızca döneme dair anıları okumakla kalmıyor, sendikal tarih içinde analitik bir geziye de çıkmış oluyor. Yazarın dışında, bu süreçlere tanıklık etmiş birden fazla kişi düşünceleriyle kitapta yer alıyor. Bu nedenle kitap farklı veya zıt fikirlere bulunduran mühim tartışmaları içeriyor.
1980’lerdeki bağımsız sendikalar sürecinin peşisıra, DY zemininde 1989-1991 Çalışması ve 1992’de başlayan Tartışma Süreci ana hatlarıyla kitapta yer alıyor, bazı boyutlar ilk kez dile geliyor. Bu dönem Türkiye solu ve işçi hareketi yönünden da mühim bir tarihsel dönemeçtir ve sonrasını doğrudan etkilemiştir.
1992 ardından sol hareket ve işçi hareketinde artık yeni bir dönem başlamıştır. DİSK’in açılmasıyla geleneksel sendikal tarzın tıkanıklıkları iyice görünür olur. 1993 ardından dile gelmeye başlayan yeni arayışlar, güvencesiz işçi çalışmaları esas olarak 2002 ardından belirginleşir. Bu arayışlar emek alanında özellikle Devrimci Sağlık-İş çalışmasında cisimleşir, ardından bunu Enerji-Sen ve diğerleri izler. Kamil Kartal bu çalışmaların en öndeki aktörlerinden birisiydi. Bu çalışmalar kesinlikle yeni işçi hareketleri olarak geleneksel sendikal hareketten apayrı ele alınmalıdır. Kitap bu öncü çalışmaları başarılı boyutları kadar tıkanmaları, geleneksele geri dönüşleri yönünden da incelemektedir. Bu yönüyle kitap yeni işçi hareketi yönünden mühim tartışmaları içinde yer alıyor. 301 işçinin yaşamını yitirdiği katliam sonrası başlayan Soma çalışması da kitabın son bölümünde ele alınıyor.
Kısa olaraksı, kitap Türkiye sol hareketine ve özellikle 1980 ardındann şimdiye kadar yürütülen işçi çalışmalarına ilgi duyanlar yönünden mühim bir kaynak oluşturuyor.
Kitap 1970’lerden 2021’e kadar Türkiye sendikal sürecini, özellikle de 1980 sonrası yeni sendikal hareketlerin gelişimini, siyasal gelişmeler ışığında konu alıyor. Bu yönüyle, okur kitabın sayfalarını karıştırırken yalnızca döneme dair anıları okumakla kalmıyor, sendikal tarih içinde analitik bir geziye de çıkmış oluyor. Yazarın dışında, bu süreçlere tanıklık etmiş birden fazla kişi düşünceleriyle kitapta yer alıyor. Bu nedenle kitap farklı veya zıt fikirlere bulunduran mühim tartışmaları içeriyor.
1980’lerdeki bağımsız sendikalar sürecinin peşisıra, DY zemininde 1989-1991 Çalışması ve 1992’de başlayan Tartışma Süreci ana hatlarıyla kitapta yer alıyor, bazı boyutlar ilk kez dile geliyor. Bu dönem Türkiye solu ve işçi hareketi yönünden da mühim bir tarihsel dönemeçtir ve sonrasını doğrudan etkilemiştir.
1992 ardından sol hareket ve işçi hareketinde artık yeni bir dönem başlamıştır. DİSK’in açılmasıyla geleneksel sendikal tarzın tıkanıklıkları iyice görünür olur. 1993 ardından dile gelmeye başlayan yeni arayışlar, güvencesiz işçi çalışmaları esas olarak 2002 ardından belirginleşir. Bu arayışlar emek alanında özellikle Devrimci Sağlık-İş çalışmasında cisimleşir, ardından bunu Enerji-Sen ve diğerleri izler. Kamil Kartal bu çalışmaların en öndeki aktörlerinden birisiydi. Bu çalışmalar kesinlikle yeni işçi hareketleri olarak geleneksel sendikal hareketten apayrı ele alınmalıdır. Kitap bu öncü çalışmaları başarılı boyutları kadar tıkanmaları, geleneksele geri dönüşleri yönünden da incelemektedir. Bu yönüyle kitap yeni işçi hareketi yönünden mühim tartışmaları içinde yer alıyor. 301 işçinin yaşamını yitirdiği katliam sonrası başlayan Soma çalışması da kitabın son bölümünde ele alınıyor.
Kısa olaraksı, kitap Türkiye sol hareketine ve özellikle 1980 ardındann şimdiye kadar yürütülen işçi çalışmalarına ilgi duyanlar yönünden mühim bir kaynak oluşturuyor.