Roman Kitapları
Selma İçimizdeki Yara PDF oku indir
Selma İçimizdeki Yara PDF oku indir, PDF kitap depomuzda, Faruk Hanoğlu tarafından kaleme alınan Selma İçimizdeki Yara isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786056932113 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Selma İçimizdeki Yara kitabı 224 olarak yayınlanmıştır. Selma İçimizdeki Yara kitabını 26.12.2023 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Selma İçimizdeki Yara PDF Oku.
Selma İçimizdeki Yara PDF Oku
“İslâmî anlayışın yok olmaya yüz tuttuğu son birkaç yüzsenedir ülkemizde kadına ve özellikle kadın olma yolunda ilerlemek isteyen, düşünen, araştıran, fert ve toplum meselelerinin hallinde sorumluluk üstlenmek isteyen kızlarımıza karşı anne, baba ve ailedeki diğer erkekler tarafından kontrolsüz, adaletsiz ve vicdanî mefhumlardan yoksun davranışlar peydah oldu. Kızlarımız manası boşaltılmış ve asıl gayeden yoksun geleneklerle kolaya kaçılarak içine hapsedilmemelidir. Okumalı, anlamalı, kadında derinleşmeli, gerekirse akademik anlamda da üst düzey faaliyetler yürütebilmeli, dünya meselelerine kafa yormalı, idealist Müslümanlar olarak kendilerindeki kabiliyetleri keşfetmeli ve vazife şuuru edinerek bilhassa anne olma ve yuvalarını salim bir biçimde kurma yolunda engellenmemelidir. Yepyeni bir anlayışla, hadiselerin ve zamanın şuurunda olarak kadına yakışır biçimde yaşamayı öğrenmelidir. İçinde bulunduğumuz çağı dikkatli bir biçimde okuyabildiğimizde bütün bunların kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu fark edeceğiz. Kızlarımızı vicdanî hassasiyetleri gözeterek fark etme, tanıma, anlama ve dünya gerçeklerine hazır hâle getirme mecburiyetindeyiz. Onlara güya kadın olmayı telkin ederken, içlerindeki kadından mahrum etmemeliyiz. İslâm’ın temel kaideleri ve ölçüleri zaten açıktır. Topluma kasıtlı bir biçimde yansıtılan birtakım güvensiz ve şüpheci tavırlar, onlara olan sevgimiz önünde engel olmamalıdır. En azından bu hususlara riayet ederek özellikle evlatlar arasındaki adaleti sağlamak suretiyle aksi ihtimalleri azaltabiliriz.”
Kızlarımızı dikkatle ve gerçekten anlamaya çalışarak dinlemeli ve düşüncelerini “doğru düşünce” etrafında toplamalıyız. Bunun için de işin doğrusunu aktarma anlamında üzerlerinde oldukça önemli düşüncesi tesir oluşturmalıyız. Bu da demek oluyor ki her an ve her saniye değişen zaman, eşya ve hadiseler karşısında anne ve baba her daim kendisini geliştirerek yeni kalabilmelidir. Gençlerin özellikle içinde bulunduğumuz buhran çağında, heyecanlarını üretebilmesi için gerekli olan en mühim husus, artık yeni şeyler duymak ve söylemek istiyor olmalarıdır. Pek tabiî ferdî olarak bu toplum yükünün üstesinden nasıl geleceğiz, toplum anlayışını ve nizamı nasıl değiştireceğiz buna dünya çapında bir fikir etrafında ayrıca değinmeliyiz. Gayemiz, aile olabilme üzerinden çiçeği burnunda bir toplum inşa edebilmek… Kızlarımız da toplumda adaletsizliği, ahlâksızlığı ve ne kadar vicdanî problem yaşanıyorsa halledici görevi üstüne alacak olan hakiki erkeği yetiştirme hususunda kendi içine kapatılmadan uzmanlaşmalıdır. Bir erkek çocuğun öğrenmesi gereken ne varsa kız çocuğunun hem erkek hem de kadın adına öğrenmesi gereken şeyler mevcuttur. Kadının yoğun duygu yönünün zaaflarını görmek tabi ki basittir. Lakin bu fıtri özelliğin kıymetli yönlerini de yok sayamayız. Öncelikle kadının kendisinde gizlediği hazineyi açığa çıkartacak olan erkeğin kendisine gelmesi gerekiyor. Bu da bize gerekli olan yani kadındaki duygu ifadesinin yerli yerine oturtulmasıdır. Yani kadındaki kadını anlamanın ve kurtarmanın yolu bunun yanı sıra yeni bir toplumun doğması ve inşa edilmesi demektir. (…)”
Kızlarımızı dikkatle ve gerçekten anlamaya çalışarak dinlemeli ve düşüncelerini “doğru düşünce” etrafında toplamalıyız. Bunun için de işin doğrusunu aktarma anlamında üzerlerinde oldukça önemli düşüncesi tesir oluşturmalıyız. Bu da demek oluyor ki her an ve her saniye değişen zaman, eşya ve hadiseler karşısında anne ve baba her daim kendisini geliştirerek yeni kalabilmelidir. Gençlerin özellikle içinde bulunduğumuz buhran çağında, heyecanlarını üretebilmesi için gerekli olan en mühim husus, artık yeni şeyler duymak ve söylemek istiyor olmalarıdır. Pek tabiî ferdî olarak bu toplum yükünün üstesinden nasıl geleceğiz, toplum anlayışını ve nizamı nasıl değiştireceğiz buna dünya çapında bir fikir etrafında ayrıca değinmeliyiz. Gayemiz, aile olabilme üzerinden çiçeği burnunda bir toplum inşa edebilmek… Kızlarımız da toplumda adaletsizliği, ahlâksızlığı ve ne kadar vicdanî problem yaşanıyorsa halledici görevi üstüne alacak olan hakiki erkeği yetiştirme hususunda kendi içine kapatılmadan uzmanlaşmalıdır. Bir erkek çocuğun öğrenmesi gereken ne varsa kız çocuğunun hem erkek hem de kadın adına öğrenmesi gereken şeyler mevcuttur. Kadının yoğun duygu yönünün zaaflarını görmek tabi ki basittir. Lakin bu fıtri özelliğin kıymetli yönlerini de yok sayamayız. Öncelikle kadının kendisinde gizlediği hazineyi açığa çıkartacak olan erkeğin kendisine gelmesi gerekiyor. Bu da bize gerekli olan yani kadındaki duygu ifadesinin yerli yerine oturtulmasıdır. Yani kadındaki kadını anlamanın ve kurtarmanın yolu bunun yanı sıra yeni bir toplumun doğması ve inşa edilmesi demektir. (…)”