Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kırmızı ve siyah renkli uğur getirildiğine inanılan uğur böcekleri yaşarmış. Doğada bulunup kimseye zarar vermeden yaşayan kırmızı renkli siyah benekli böceklermiş. Uğur böcekleri çok tatlı canlılar olup halk arasında ona dokunup dilek tutulduğunda dileklerin gerçekleştirileceğine inanılırmış.
Doğada onlarla birlikte yaşayan Mustafa diye bir çocuk varmış. Mustafa’nın hayal dünyası çok zengin, sosyal bir arkadaşmış. Her zaman dostlarına kendi hayal dünyasında kurduğu hayalleri anlatırmış. Bunun yanı sıra her olaya çok pozitif bakan bir çocukmuş. Başına gelen olaylarda her zaman güzel yanlarını ayırt eder, ufak detaylardan mutlu olurmuş.
Mustafa’nın en büyük hayali dünya dışına çıkıp uzaya gitmekmiş. Her zaman bu hayal için dua eder, kumbarasında para biriktirirmiş. Bir gün bu hayalinin gerçek bulunacağına inanıyormuş. Her arkadaşına, akrabasına, ailesine bu hayalini anlatıyormuş. Herkes Mustafa’nın bu enteresan hayalini biliyormuş artık. Hayalini gerçekleştirmesi için kumbarasında para biriktirmesine faydalı oluyorlarmış.
Mustafa gün geçtikçe bu hayali için daha çok uğraşıyormuş. Hep dua eder, dilekler tutarmış. Birçok fırsatı değerlendirirmiş. Yıldız kaydığını görürse hemen uzaya gitme dileğini tutar veya kendi isminden birine rastlayınca yine dilek tutarmış. Bu tarz fırsatları kaçırmamak için her dilek tutulacak şeyleri öğrenmiş.
Yine bir gün arkadaşı Mustafa’nın dua ettiğini görünce ona değişik bir dilek tutma yöntemi öğretmiş. Bahçeden bir uğur böceği göstererek bunu eline alıp dilek tutarsan gerçek olur, işlerin rast gider diyormuş. Mustafa bunu öğrendikten sonra bir çok uğur böceği ile karşılaşmak için tatilde dedesinin yanına yaylaya gitmiş.
Anne ve babası işten çıkıp oraya geliyor, Mustafa ise hem doğanın kucağında yaşıyor hem de dedesi ve büyükannesinin yanında çok güzel vakitler geçiriyormuş. Onlarla sohbet etmek Mustafa’nın en sevdiği şeylerden biriymiş. Dedesi ve büyükannesi ile filmler izler, oyunlar oynar, birlikte bulmacalar çözermiş. Mustafa da öte yandan öğretmeninin tatil için verdiği ödevleri yapıyormuş.
Mustafa bir gün dedesi ile birlikte bahçede yürürken aradığı uğur böceği ile karşılaşmış. Onu görünce içi büyük sevinç dolmuş. Uzaya gitme çabası için yapılacak bir dilek daha olduğunu anlamış. Hemen ona zarar vermeden eline almış. Arkadaşı aracılığıyla uğur böceği görünce dilek dilemesi gerektiğini biliyormuş. Mustafa dilek diledikten sonra böceğe zarar vermeden geri yerine bırakmış ve eve gitmiş.
Ertesi gün olunca tekrar dilek dilemek için en son gördüğü yere gitmiş. Yine bir tane uğur böceği görmüş ve hemen eline alıp gözlerini kapatarak dileğini dilemiş. Zarar vermeden geri yerine bırakmış. Ertesi gün aklına gelince yine en son gördüğü yere gitmiş. Ama bu sefer bir tane değil, bir çok uğurböceği görmüş. Her birini teker teker eline alıp gözlerini kapatarak dileğini diler bırakırmış. Böylelikle uzaya gideceğine inanıyormuş. Her gün uğur böceklerini gördüğü yere gidiyormuş. Ama bu uğur böceklerinin sayısı katlanarak artıyormuş. Sayılamayacak bir noktaya gelse de Mustafa asla pes etmeden dileğini tutuyormuş.
Hafta sonu olunca anne ve babası da işe gitmemişler. Hep birlikte yaylada evdelermiş. Mustafa sizlere sürprizim var demiş. Her biri acaba Mustafa’nın sürprizi ne diye düşünüyorlarmış. Yemek yiyip çaylarını içtikten sonra Mustafa onları bahçeye çıkarmış. Mustafa bahçeye çıkıp uğur böceklerinin olduğu yeri kontrol etmiş. Halen yerlerinde olduğunu gören Mustafa dönüp tüm ailesini almış. Bir sürü uğur böceği ile karşılaşan ailesi olacakları anlamış. Mustafa onlara size binlerce dilek hakkı şansı veriyorum. Tek yapacağınız tek şey bir tane uğur böceğini elinize alıp gözünüzü kapatmanız ve inanarak dilek dilemenizdir. Bunun yanı sıra dilek dilerken benim uzaya gitmem için de dilerseniz çok güzel olur demiş ve tebessüm etmiş. Hepsi uğur böceklerine hayran hayran bakıyormuş.
Mustafa’nın dediğini onaylayarak her biri eline bir tane uğur böceği almışlar. Önce yakında zamandan inceleyip sonra gözlerini kapatarak dilek dilemişler. Mustafa’nın uzay yolculuğu için de dilek dilemeyi unutmamışlar. Mustafa onlardan yalnızca şimdi dilek dilemesini değil her zaman kendisi için dua etmelerini istemiş. Çünkü bu dileğinin gerçekleşmesini her şeyden fazla istiyormuş.
Renkli ışıkların altında dileklerini diledikten sonra her biri Mustafa’ya sarılıp güzel dileklerini iletmiş. Mustafa ise çok mutlu olmuş. Acaba tüm bunlar aracılığıyla uzaya çıkabilecek miyim, diye düşünüyormuş.
Acaba uğur böcekleri gerçekten onun dileğini gerçekleştirmeye yardımcı olmuş mudur orasını bilmiyoruz. Acaba Mustafa uzay yolculuğuna çıkmış mı?
Uğur Böceği Masalı Özeti
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde Mustafa adında bir çocuk varmış. Bu çocuğun en büyük hayali uzaya gitmekmiş. Bundan dolayı hep dua eder, dilekler tutarmış. Hatta yolculuğu için kumbarasında para biriktirirmiş.
Tüm herkes Mustafa’nın uzay yolculuğu hayalini biliyormuş. Onun için hep dua eder, dilekler tutuyormuş. Bir gün Mustafa’nın bir arkadaşı Mustafa’ya uğur böceklerinin dilekleri yerine getirdiğini söylemiş. Bunu öğrenen Mustafa tatilde dedesinin yanına yaylaya gitmiş.
Orada dedesi ile güzel vakit geçiren Mustafa bahçede bir uğur böceğine rastlamış. Dediği yaparak eline alıp gözlerini kapatmış ve dilek dilemiş. Zarar vermeden böceği tekrar geri yerine bırakmış. Ertesi tekrar gelip yine yapmış. Sonraki gün geldiğinde ise sayılarının arttığını yalnızca bir tane olmadığını görmüş. Her biriyle teker teker dilek tutmuş. Böcek sayısı gün geçtikçe artıyormuş. Mustafa bu artışı görünce mutlu oluyormuş.
Hafta sonundan bir gün Mustafa’nın anne ve babası da işe gitmediği zaman tüm ailesine sürpriz yapacağını söyleyerek onları uğur böceğinin yanına götürmüş. Her birine dilek tutmayı öğretmiş. Hepsi Mustafa için dilek tutmuş. Ardından birbirlerine sarılıp yanaklarından öperek Mustafa’nın kulaklarına güzel dileklerini iletmişler.
Uğur Böceği Masalı Hakkında Sorulan Sorular
Uğur Böceği Masalı Konusu Nedir?
Uğur böceği masalı konusu, uzaya gitmek isteyen Mustafa adlı bir çocuğun sürekli olarak dua edip dilek dilerken yeni bir dilek tutma yöntemini öğrenmesinin ardından uğur böcekleri ile olan macerasıdır.
Uğur Böceği Masalının Ana Fikri Nedir?
Uğur böceği masalının ana düşüncesi, hayallerimizin peşinde koşmamız gerektiği gibi umudumuzu da hiçbir zaman kaybetmememiz gerekir. Uğur böceği masalı okuyanlar bu masaldaki Mustafa gibi davranarak her zaman hayalleri için çaba göstermelidir. Minik uğur böceği masalı içinde geçen olaylardan kendimize pay biçmeli, büyük okurlarımız ufaklerine okuyor ise onlara bu hususta öğütler vermelidir.
Uğur Böceği Hikayesinin Yazarı Kimdir?
Uğur böceği öyküsünün yazarı bilinmemektedir. Minik uğur böceği masalı halk arasında kulaktan kulağa ders verme maksadıyla yayılmış bir hikayedir. Uğur böceği hikayesi kurgusal olup gerçeklik barındırmamaktadır. Uğur böceği masalı okumak isteyen bireyler bunları göz önünde barındırarak okuyabilir.
Ders Verici Hikayeler – Dede Korkut Hikayeleri – 8 Yaş Masalları
