Edebiyat Kitapları
Babamın Kalbini Kim Çaldı PDF Oku
Babamın Kalbini Kim Çaldı PDF oku, PDF kitap depomuzda, Engin Kükrer tarafından kaleme alınan Babamın Kalbini Kim Çaldı isimli kitabı siz değerli okurlarımız için hazırladık. 9786258264883 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatında basılan ayrıca TÜRKÇE sayfadan oluşan Babamın Kalbini Kim Çaldı kitabı 90 olarak yayınlanmıştır. Babamın Kalbini Kim Çaldı kitabını 18.03.2024 numarası ile orijinalliğini sorgulayabilirsiniz. Babamın Kalbini Kim Çaldı PDF Oku.
Babamın Kalbini Kim Çaldı PDF Oku
2021’den bu yana çok sayıda öykü, şiir ve deneme kitap haline getiren Engin Kükrer, bu kez Babamın Kalbini kim Çaldı öykü kitabıyla okurla buluşuyor. Günce Yayınları ile Menteşe Belediyesinin ortaklaşa düzenledikleri Edebiyat Ödülleri 2023’te “Jüri Özel Ödülü”nü alan kitapta on bir öykü yer alıyor.
Kükrer, yüksek hassaslığıyla sıradanlığın içindeki absürdü çekip çıkaran bir yazar. İnsanlar arası çatışmanın ince dil zevkiyle harmanlandığı öykülerde tekdüzeliğin içinde unutulan, kaybolan, “tutunamayan” ne varsa zengin bir lirizmle sunuyor. Metinlerde ontolojik sorgulamalardan çok toplumsal hassaslık ön plana çıkarılıyor ve böyle anlarda anlatıcı susuyor, bağ kuruyor, gösteriyor… Karakterlerin ağzından dökülüyor sözcükler. Diyalogların özlü ve yoğun oluşuysa ifadeyi çekici ve kuvvetli kılıyor.
Kitaptaki karakterler tanıdıktır, fısıldadıkları meseleler de öyle. Ne var ki gündelik dil huzursuz edici bir atmosferle birleşiyor. Müzmin kiracı Rıfkı, kurnaz eş Nefise, cesur asker İsmail veya cüce efendi Apsethus farklı iklimlerden fakat hep aynı şeyin altını çizmek için bir araya gelmiş gibidirler.
Karanlık bir dünya resmediyor yazar, her şeyin yolunda gitmediği daha çok umutsuzluğun at koşturduğu karanlık bir dünya resmi… Meselesi kötülüğü tartışmak; cinsiyet ayrımı, salgınlar, büyük yıkımlar, insan ilişkileri farklı zamanlarda mizahi farklı zamanlarda tok ve ayak direyen gür bir sesle aktarılıyor. Lakin öykülerin sonunda okur, rahatsız edici bir sessizlikle baş başa kalıyor. Metin ise konuşmaya devam ediyor.
Kükrer, yüksek hassaslığıyla sıradanlığın içindeki absürdü çekip çıkaran bir yazar. İnsanlar arası çatışmanın ince dil zevkiyle harmanlandığı öykülerde tekdüzeliğin içinde unutulan, kaybolan, “tutunamayan” ne varsa zengin bir lirizmle sunuyor. Metinlerde ontolojik sorgulamalardan çok toplumsal hassaslık ön plana çıkarılıyor ve böyle anlarda anlatıcı susuyor, bağ kuruyor, gösteriyor… Karakterlerin ağzından dökülüyor sözcükler. Diyalogların özlü ve yoğun oluşuysa ifadeyi çekici ve kuvvetli kılıyor.
Kitaptaki karakterler tanıdıktır, fısıldadıkları meseleler de öyle. Ne var ki gündelik dil huzursuz edici bir atmosferle birleşiyor. Müzmin kiracı Rıfkı, kurnaz eş Nefise, cesur asker İsmail veya cüce efendi Apsethus farklı iklimlerden fakat hep aynı şeyin altını çizmek için bir araya gelmiş gibidirler.
Karanlık bir dünya resmediyor yazar, her şeyin yolunda gitmediği daha çok umutsuzluğun at koşturduğu karanlık bir dünya resmi… Meselesi kötülüğü tartışmak; cinsiyet ayrımı, salgınlar, büyük yıkımlar, insan ilişkileri farklı zamanlarda mizahi farklı zamanlarda tok ve ayak direyen gür bir sesle aktarılıyor. Lakin öykülerin sonunda okur, rahatsız edici bir sessizlikle baş başa kalıyor. Metin ise konuşmaya devam ediyor.